Robsten.org
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Robsten.org


 
AnasayfaPortalLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 ROBERT PATTİNSONLA YENİ RÖPORTAJLAR

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
beyzayy
Administrator
Administrator
beyzayy


Mesaj Sayısı : 76
Kayıt tarihi : 18/07/10
Yaş : 33
Nerden : kocaeli

ROBERT PATTİNSONLA YENİ RÖPORTAJLAR Empty
MesajKonu: ROBERT PATTİNSONLA YENİ RÖPORTAJLAR   ROBERT PATTİNSONLA YENİ RÖPORTAJLAR Icon_minitimeSalı Tem. 20, 2010 4:40 pm

Asıl Adı : Robert Thomas Pattinson
Doğum Tarihi : 13 Mayıs, 1986
Biyografisi
: 13 Mayıs 1986 tarihinde İngiltere, Londra'da doğmuştur. Oldukça
yetenekli bir sporcu olan Robert daha sonraları futbol, kayak ve
snowboard gibi pek çok spor dalında başarı göstermiştir. Ayrıca müzikle
de ilgisi vardır ve olağanüstü bir müzisyendir, gitar ve org çalar. 15
yaşındayken oyunculuğa başlamıştır. Barnes Tiyatro Şirketi'ne katılmış
ve 'Macbeth' ve 'Anything Goes and Tess of the D'Urbevilles.'da rol
almıştır. Daha sonra, televizyon filmlerinden 'Kingdom of Twilight' 'da
Giselher rolüyle ve 'Vanity Fair'de(2004) Rawdy Crawley rolüyle ekrana
geldi. 2003 yılında Harry Potter ve Ateş Kadehi'ndeli Cedric Diggory
rolünü aldı ve bu rolde görünen ilk oyuncu oldu. 2003 yılında Mike
Newell'la karşılaşmasından çok kısa bir süre sonra bu role alındığı
söyleniyor.


Twilight/Alacakaranlık"
filmi sizi bir gecede yıldız yaptı.Bu filmdeki rol size nasıl gelmişti ?
Tamamen
tesadüf, şans meselesi.Amerika'daki menajerim "Çoktandır buralara
gelmedin"diyerek beni Londra'dan Los Angeles'a çağırdı.Ben de gidip bazı
oyuncu seçmelerine katıldım."Alacakaranlık"da bunlardan biriydi ama
rolü alabileceğimi hiç düşünmemiştim.Hele filmin bu kadar büyük bir
proje haline geleceğini,hiç.Hatta o aralar oyunculuğa olan ilgimi
kaybetmiştim,daha çok müzikle ilgilenmek istiyordum.
"Alacakaranlık"
takıntılı bir aşkı konu alıyordu.Hiç böyle bir şey yaşadınız mı?
Evet.
Yıllar boyu aynı kıza takılıp kalmıştım.Ama ona hiç açılmadım,çünkü
aslında çok utangaç biriyim.Ama zaten bence bu,aşlın en güzel
hali:Hiçbir şeyin ters gitme ihtimali yok! Yıllar sonra duygularımı
anlattığımda kız çok şaşırdı,çünkü onca zaman birşey fark etmemiş.Onun
sayesinde oyunculuğa başladım diyebilirim.
Nasıl onun sayesinde ?
Biraz açıklayabilir misiniz ?

Kız bir tiyatro kulübüne
üyeydi.Tabii bende üye oldum.15-16 yaşlarındayken sahne arkalarında
çalıştım.Oyuncu olmak gibi bir amacım yoktu.Ta ki "Song and Dolls" adlı
müzikal sahneye koyulana kadar.Şarkı söyleyebileceğim bir rol vardı,beni
büyüledi.Halbuki topluluk önünde daha önce topluluk önünde hiç şarkı
söylememiştim.Maalesef rolü alamadım,onun yerine Kübalı dansçı olarak
sahneye çıktım.Sonraki oyunda başrolü kaptım gerçi,ama o da boyum uygun
olduğu içindi.O oyunun içindeki bir menajer benimle sözleşme yaptı.İlk
filmim Reese Witherspoon'un rol aldığı "Vanity Fair"di.Sonra da Cedric
olarak "Harry Potter"da rol aldım.
Nasıl kadınlardan hoşlanırsınız
?

Belli bir tipim yok.Ama biraz çılgın insanları sevdiğimi
söyleyebilirim.
Ruh ikizi olayına, mükemmel çiftlerin varlığına
inanıyor musunuz ?
Var olduğunu umuyorum.Ama henüz gençken karşıma
çıkması beni korkutur.Çünkü birçok yanlış yapabilirim.
Nasıl bir
aileden geliyorsunuz ?

Babam Yorkshire'da doğmuş.70'li yıllarda
Londra'ya taşınmışlar.Hemen hemen her işi yaptı, ama çoğunlukla taksi
şoförüydü.Annem bir manken ajansında muhasebecilik yapıyordu.Ablalarımla
benim düzgün ve anlaşılır konuşmamıza çok dikkat ederdi.Annem de. babam
da, düzgün konuşursanız insanların size daha iyi davranacağına
inanırdı.
Normal bir gününüz nasıl geçiyor ?
Los
Angeles'tayken bütün gün senaryo okuyup telefonun çalmasını
bekliyorum.Hobim bile yok.Oldukça sıkıcı bir hayatım olduğunu
söyleyebilirim.
İngiltere'de bir müzik grubunuz yok muydu ?
Birkaç
yıl önce vardı.Şarkı söylemeyi hâlâ seviyorum.Birkaç kez Los
Angeles'taki kulüplerde sahneye çıktım, ama biri kameraya çekmiş,
kendimi bir anda internette bulunca işin bütün eğlencesi kaçtı.Şimdi
etraf biraz sakinleşene kadar beklemek zorundayım.Sonra yeniden
mikrofona sarılabilirim.Eski blues şarkılarını seviyorum.John Lee
Hooker'a, hele Van Morrison'a tapıyorum.
"Alacakaranlıkın film
müziklerinde sizin de şarkınız var.Bu nasıl oldu ?

Bir
arkadaşımla yaptığımız o şarkıyı kaydetmek istiyorduk.Olmadı.Ama
yönetmen "Never Think" adlı şarkıyı çok beğenip soundtrack'e aldı.
"Hayattaki
en büyük tutkunuz nedir ?
Çalışırken kendimi tamamen rolüme
kaptırıyorum.Başka hiçbir şey beni ilgilendirmiyor.Oyunculuk benim
hayatım.

Genc kızların sana sanki bir rockstarmıssın gibi ilgi
göstermeleri kendini nasıl hissettiriyor?

Bu büyük bir gurur.Bu
ilgiye sahip olmamın aslında benimle hicbir alakası yok.Onların ilgisi
canlandırdıgım rüyalarındaki mükemmel adam Edward'a.

Fanların
seninle aynı fikirde mi?


Bu bir fenomen,hic sonu yokmus gibi
ve beynim daha bunun karsılastırmasını bitirmedi.Her seferinde fanlara
bakıyorum ve garip geliyor.Meksika'da,İtalya'da ve simdi Amerika'da
nerde ilerlersem insanların reaksiyonu cığlıklar oluyor.

Hic
garip bir fan diyaloğun var mı?


Bir kız toplulugu evimin
önünde duran arabama kücük notlar bırakmıstı.İlkinde ''ben garip biri
degilim ama lütfen beni ara.''diye bir not.Sonraki günde ''lütfen beni
reddetme'' ve daha sonrada ''eger beni reddetmeye devam edersen kendimi
öldürürüm(fakat ben garip degilim tamam mı ?)'' diye bir not bırakmıstı.
Edward
rolüne nasıl hazırlandın?

James Dean'in Rebel'deki
performansından ilham aldım.Çünkü düsündüm ki bu stil bir vampire
uyarlandıgında gercekten eglenceli olacaktı.Vücut dilimi biraz
değistirdim,cok fazla koştum,boks yaptım iki ay boyunca günde iki saat
ve dürüstce söylemeliyim hayatımda hic bukadar fit olmamıstım.Tuhaf yanı
da sporda hic iyi olmamamdı.

Kristen ile ilişkin nasıldı?

Kristen
harika biri ve sende ilk olarak telefonunu almalıyım dürtüsü
uyandırıyor.Fakat kendimi sunu hatırlamaya zorladım,yüzde 90 olarak
perdede ne yapacagıma,nasıl rol yapıcagıma.Karakteri onunla yaratma
yönteminde oldukca eğlendim.Sahnelerimiz hakkında konusarak tüm gecemizi
harcadık ve sonraki gün görüsümüz hakkındaki noktaları savunduk.Bu
yaratma enerjisi aramızda cok özel bir bağ yarattı.


Eskiden
neler yapmaktan hoslanırdın?


Sinemaya gitmeyi cok
severdim,tonlarca film izledim.Eskiden cok fazla yazardım.Kendimi bir
yazar olarak düsünürdüm.


ROBERT PATTİNSONLA YENİ RÖPORTAJLAR 693
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
ROBERT PATTİNSONLA YENİ RÖPORTAJLAR
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» ROBERT PATTİNSONLA YENİ RÖPORTAJLAR-2
» Robert'la kısa bir röportaj..
» Robert Pattison: Kris’e Acımayacağım!

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Robsten.org :: Röportajlar :: Robert Pattinson-
Buraya geçin: